Blizzard Heroes Of Storm'da Rekabeti Ve Takım Ruhunu Canlandırma Peşinde

Moba oyunlarının günümüzdeki iki devi League of Legends ve Dota'nın her ne kadar gerisinde kalmış olsa da Blizzard'ın desteğini esirgemediği Heroes Of The Storm
moba dünyasına tamamen bireysellikten uzak ve takım oyununun ön planda olduğu
farklı bir pencereden girmiş ancak vaat ettiği takım ruhunu tam olarak oyuncularına yansıtamamıştı.


Bu sebeple Blizzard geçtiğimiz yıl Blizzcon'da Heroes Of The Storm için elinde tutmuş olduğu kartları artık masaya sürmeye başladı.Bu kartlardan biri oyunda ki comunucation eksikliğini gidermeye yönelik olan voice chat yani sesli konuşma sistemiydi. Şuan moba oyunları içerisin de sadece dota da bulunan bu özellik geçtiğimiz ay Heroes Of The Storm 'a getirildi.

Peki ne değişti? Açıkçası artık oyun daha heyecanlı bir hale geldi ve daha fazla takım ruhunu oyun alanına yansıtabilir olduk .Özelikle saniyelerin dahi oyununuzun sonunu etkileyecek derece de önemli olduğu  bir takım oyunu oynuyorsanız bir yandan yazmanın bir yandan da takımla hareket etmenin ne kadar zor olacağını tahmin edebilirsiniz.Ancak tabi ki voice chat'in artıları olduğu kadar eksileride vardı.

Aslında daha çok iletişim kanalının nasıl ve ne amaçla kullanıldığına bağlı olarak değişen artı ve eksilerdi bunlar kimileri sadece kavga etmek yada bir önceki oynadığı oyunda yaşadığı olumsuzlukları başkalarına aktarmak amacıyla kullanacaktı bu iletişim aracını kimileri ise genel amacına uygun olarak daha fazla takım ruhunu oyuna yansıtmak ve oynadığı oyundan daha fazla keyif almak için kullanacaktı.

Ancak oyunları seven ve eğlenmeyi bilen insanlar olarak işe iyi tarafından bakmak gerek artık Etc ile biri ulti atığında içinizden "ah keşke bende şurada olsaydım" veya "neden solo ulti atı ki şimdi bu ?"demeyeceksiniz artık takımınızla daha da bütünleşecek ve tek bir vücut halinde oynayabileceksiniz.

Sıra Blizzard'ın Diğer Bir Önemli Kartı Olan Eşleştirme Sistemi'nde

Blizzard hernekadar oyuncularının çoğunun şikayetçi olduğu eşleştirme sistemini daha önce diğer mobalar da olmayan eşi benzeri görülmemiş bir  şekilde  değiştireceklerini açıklasa da uygulamada büyük bir başarısızlığa uğramış oyuncularını hüsrana uğratmıştı.

Ardından oyuncularından canlı sunucularda yaşadıkları teknik aksaklıklardan dolayı özür dileyen firma bu konuda çalışmaya devam ettiklerini sorunun yeni eşleştirme sisteminden kaynaklanmadığını düşündüklerini ancak 2017-2018 sezonu için bu sistemi bir süreliğine durduracaklarını açıklamışlardı.


2018 sezonu başladı şimdi ise akıllarda kalan tek soru bu sistemin yenilenen hali ile ne zaman getirileceği bildiğiniz üzere çoğu moba'da takımlar yenildiğinde kimin ne
şekilde yada ne kadar iyi oynadığına bakılmaksızın herkes eşit ölçüde sabit bir puan kaybediyordu.

Oysa Blizzard'ın açıkladığı bu sisteme göre "her oyuncu kendi bacağından asılacak "
yani oyunda yaptığınız combolar'dan tutunda kastığınız xp ye kadar ayrı bir puan alacaksınız ve bu puanlar maç sonu aldığınız sabit puanınıza eklenecek böylece iyi oynayanla oyun içersin de kötü oynayan birbirinden ayrılacak buna göre puan alacak.

Anlaşılan Blizzard eşleştirme sistemini düzelttiği ve sevenlerini tekrar hüsrana uğratmadığı sürece 6 mart tarihi itibari ile başlayan yeni sezonun ilerleyen dönemlerinde Heroes Of The Storm 'la bizi fırtına gibi arkasından sürükleyecek.

For Honor İçin Geri Sayım Başladı...

Geçtiğimiz yıl 14-16 Haziran arasında ABD’nin Kaliforniya şehrinde yapılan Electronic Entertainment Expo 2016 Video Oyunları ve Eğlence Fuarı'nda duyurulduğu tarihten itibaren oyuncuların merakla beklediği  Ubisoft'un aksiyon oyunlarından biri olan For Honor  26 – 29 Ocak tarihlerinde başlayan  kapalı beta sürecinin bitmesinin ardından  14 Şubat 2017 tarihinde oyun severlerin yeni sevgilisi olmayı planlıyor.

Oyun   Şövalyeler, Vikingler ve Samuraylar olmak üzere 3 farklı kültürden gelen efsanevi savaşçıların birbirleriyle  olan mücadelesini konu alıyor.

Biz ise bu mücadeleye ilk olarak Single Player mod üzerinden atılıyor ve oyunu yapay zekaya karşı öğrenmeye başlıyoruz.


Daha sonra 4v4 Dominon, 2v2 Brawl ve 1v1 Duello olarak kendi içerisinde 4 e ayrılan Multiplayer mod üzerinden öğrendiklerimizi diğer insanlarla karşılıklı oynayarak test edebiliriz.

Multiplayer mod içerisinde yapılan 4vs4 Dominon da kendi mevcut olan bölgemizi yanımızda bulunan bir ordu eşliğin de koruyarak ve düşmanlarımızı geri püskürterek yenmeye çalışıyoruz.

2vs2 Brawl haritasında ise takımı oluşturan iki kişi haritanın ayrı yerlerin de oyuna başlayarak 5 raund üzerinden birbirleriyle mücadele ediyor.

Ancak bu mücadele de doğayı ve etrafta bulunan tuzakları vs. kullanabiliyor olmamız işi bazen çok can sıkıcı bazen ise oldukça eğlenceli hale getirebiliyor.

Örneğin ölmek üzere olan rakibimiz bizi son anda  bir hamle ile bizi uçurumdan aşağı atarak öldürebiliyor.

1vs1 düelloda ise Brawl da ki kurallar geçerli ancak tek farkı daha dar bi alanda rakibimizle yüz yüze kalmamız ve yardım edecek bir başkasının olmaması.

 For Honor, PlayStation 4, PC ve Xbox One platformlarını desteklerken oyun da  her karaktere has silahların yanında bunlara alternatif olarak oyuncuların kendi silahlarını geliştirebileceği kendi savaş amblemlerini üretebileceği ve bu üretimlerini üniformalarına kazıyabilecekleri  görsellik açısından da çok hoş ve özgün bir yapıyı oyunculara sunuyor. Bunun yanı sıra ayrıca oyun içinde bulunan çeşitli Emotları kulanabiliyoruz  birini yendiğimizde veya dövüş esnasın da yapabileceğiz bu hareketlerle düşmanı kızdırabilir veya korkutabilir hatta belki de gülmekten öldürebiliriz.

For Honor 'a sahip olmak isteyenler Steam veya Ubisoft'un kendi sitesi  üzerinden belirli bir ücret karşılığın da oyunu temin edebilirler.

Tarihi Yugioh Efsanesi Artık Cep Telefonu ve Tabletler de Hayat Buluyor

Hayatımıza 100 krş karşılığın da aldıgımız kart paketleri ve Yugioh adlı efsanevi anime ile giren bir çoğumuzun dünyanın en iyi duelocusu olmak adına çocuk yaşta bu kartları koleksiyon yaptığı daha sonra ise bu koleksiyonların çeşitli sebeblerle dağıtıldığı bir oyundu Yugioh.

Gerçek hayata orjinal kartlarının ortaya çıkması ve bu kartların 100 krş dan haylice fazla olması, internetin ortaya çıkışı,doların yükselmesi, kart açıklamalarının ingilizce olması gibi daha sayabileceğim birçok nedenden ötürü özelikle Türkiye açısından oyun zamanla gerçek hayata ki oynanabilirliğini yitirmişti.Artık bir zamanın Mavi gözlü ejderhası, Exodia'sı,Karanlık büyücüsü,karakterleri kartları, her şeyi diğer bir çok şey gibi sanal dünyaya taşınmıştı.

Kimileri yukarıda saydığım sebeblerden ötürü oyunu bırakmıs kimileri ise eski bir hatıra olarak kart koleksiyolarını rafa kaldırmıştı.Artık Yugioh yerini, kendisine birçok platforma yönelik oyun çıkarmayı amaç edinen Konami tarafından sanal dünyadaki oyunseverlere bırakmıştı.

Oyunun ilk serisi olan "Yugioh : Power Of Chaos" un  en çok beğendiğim oyun JTP(Joey in the passion) idi.Bu oyunda anim karakterlerinden biri olan Joey aracılığıyla yapay zekaya karşı duelo yapabiliyor üstüne her yaptığımız duelo sonunda yeni kartlar kazanabiliyordunuz.



Ayrıca LAN(Yerel Ağlar) üzerinden oynanan serideki ilk oyundu.Oyunu arkadaşlarımız oynayabiliyorduk ancak bunun için aynı ağda olmamız gerekiyordu ve duelo imkanlarımız kısıtlıydı.

Dolayısıyla günümüzde bu tarz eski oyunlar için oyunseverlerin sıklıkla kulandığ Hamachi adı verilen program sayesinde bir ağ kurup bu ağlarda arkadaşlık kurabiliyor birbirimizi ekleyip aynı ağ üzerinden dueleo atabiliyorduk.Ancak gerek programda kişi sayısının azlığı gerekse oyunu oynayan bir başka kişiyi bulmanın zorluğu sebebiyle bu olay göründüğü kadar kolay olmuyordu.

Daha sonra Yugioh online çıkmış başta ücretsiz gibi görünsede gelen güncelemeler ile 
birlikte oyunu oynamak adeta gerçek hayata orjinal kartlarını alıp oynamak kadar zorlu bir hale gelmişti. Ve bir kart koleksiyonu yapmak için epey para harcamanız gerekiyordu.

Tabi buna alternatif olarak YGOpro ve Dueling Network'ten de kısaca söz etmek gerek bu oyunlarda tüm kartlar açık ve ücretsiz oluşu yüz binlerce kart kombinasyonun var olması aynı zamanda oyunların FTK ve OTK desteleri ağırlıklı olmasına neden olmuştu.

Buda oynadığınız oyunun sadece taş, kağıt ve makastan ibaret olmasına yol açıyordu.Yani rakibiniz herhangi bir FTK (First Turn Kill) destesiyle ilk turda size hiç oyun oynama fırsatı vermeden oyunu kazanıyor siz ise sadece karşılık veremeden onu izliyordunuz.

Yada OTK(One Turn Kill) dediğimiz sıra size geçsede rakibinizin ilk turda yaptığı hamlelerden dolayı oyunda bulunan 3 tip (Spell/Trap/Monster) kartlarının da hiç bir işe yaramaması ve tek turda yenilmeniz anlamına gelen bir durum ile karşı karşıya kalıyor ve oyundan soğuyordunuz.

Bu bağlamda herkesin ihtiyacı olan kart sınırının olmadığı aynı zamanda JTP'deki gibi oyun oynayarak da insanların kart kazanılabileceği bir oyundu. Konami Nintendo ve Xbox üzerine bu oyunları geliştirmişti. Ancak gerek oyunların farklı platformda olması gerekse Nintendo ve Xbox'un Playstation serisinin gölgesi altında kalması Konami'yi gelişen teknoloji ve yeni platformlar üzerinde yeni bir oyun yapmaya itmiş.

Konami 2014'te her ne kadar diğer yugioh oyunlarında alıştıgımız seriliğe sahip olmasada  Yugioh Generation isimli oyununu Android ve İOS tabanlı sistemler için piyasaya sürmüştü.

Buna bir yenisini eklemek isteyen Konami Yugioh Duel Links isimli oyununu ise 2016'da  Android ve İOS tabanlı sistemler için piyasa sürdü.

Yugioh Oyunlarını daha önce oynamamış yada animesini hiç seyretmemiş olanlar için oyundaki temel bilgileri vermek gerekirse  oyuna her iki tarafta belirli bir sayıda yaşam puanıyla başlar. Oyunun amacı rakibinizin yaşam puanlarını 0 a indirmektir. Bunun için çeşitli kart kombinasyonlarını kullanmanız gerekmekte bu kartları oyun içi kart paketi alarakta elde edebileceğiniz gibi duelo kazanarak tıpkı JTP'deki gibi de elde edebilirsiniz.



Oyunda 3 tip kart var bunlar sihir,tuzak,canavar kartları bu kartların her birinin farklı efektleri olmakla birlikte en iyi stratejiyi bulmak ve üretmek ise size kalmış.Bunun dışında oyunda kaybetiğiniz kartlar graveyeard yani mezarlığa gider.Bu kartlar çeşitli kart efektleri sonucu tekrar çağrılabilir,elinize alabilir yada sahaya oynayabilirsiniz.

Ayrıca oyunda extra deck dediğimiz destenizin dısında çeşitli kart kombinasyonları ile çağırabileceğiniz en fazla 15 kart kapasitesine sahip bir yan deste de oluşturabiliyorsunuz.

Artık İt's time to Duel deme zamanı...


https://www.youtube.com/watch?v=2UAhCgSSLiE

Quake Champions'la Efsane Devam Ediyor

Türkiye'ye internetin rötarlı bir şekil de gelmesi ve kişisel bilgisayarların pahalı olması nedeniyle İD Software tarafından 1996-97 senesinde çıkartılan  Quake ve Quake 2 gibi oyunlara başlama fırsatım hiç olmamıştı .

 

Ozamanlar henüz 5 veya 6 yaşındaydım  ancak serinin en sevilen oyunu olan Quake 3' e yetişebilmiştim. Hayatımda oynadığım ilk FPS oyunu olmasına rağmen sabahlara kadar hiç sıkılmadan benim ve  birçok insanın yapay zekaya karşı oynadığı oyun olmuştu .Tabi oyunda birde multiplayer özeliği vardı.



Bunun yanı sıra Türkiye'de internet kafe sayısının giderek artığı bir döneme denk gelmesi Q3'ün Türkiye'de giderek popülerleşmesinin de önünü açmıştı .

Q1 ve Q2 den ayrılan yönü ise yeni nesil Quake III Engine motorunun kullanılması aracılığıyla oyunculara gözle görülür bir görüntü kalitesi ve grafikler sunmasıydı. Ancak bundan daha önemlisi seri de ilk defa diğer oyuncuların birbirlerine karşı mücadele ettiği bir oyun olduğuydu.

Bu sayede arkadaşlarımızla yada başkalarıyla  yerel ağlar üzerinden  çevrimci olup odalar kurarak oyunu oynayabiliyorduk. Oyun içerik olarak seçtiğimiz karakterler aracılığıyla belirli bir oyun haritasında totalde takım olarak en fazla öldürme skorunu elde eden takımın  kazanması mantığına dayanıyordu.


Birçoğumuzun kendine has iyi kullandığı bir silahı vardı kimileri rocket launcherı kendini havaya sıçratmak için kullanırdı kimileri machine gun la etrafı tarardı kimileri ise rail gun la uzaktan avcı modunda pusuya yatardı. Benim ise en sevdiğim silah plasma gundu etrafa mavi mavi buz kristaleri sacar ve oldukça fazla hasar verirdi tek kötü yanı ise seri şekilde kullanıldığında şarjının çok çabuk bitmesiydi.

1999 yılında piyasaya sürülen Quake3 ten sonra ortaya çıkan ve serinin son oyunu olan Quake 4 ise oldukça başarılıdır senaryo modu korku ve gerilim sevenler için birebirdir ve Quake 3 ten sonra ID software'in kanaatimce en başarılı yapımıda olsa


piyasada fps oyunlarının sayısı giderek artsada eminim ki her birimizin gözleri bir zamanlar başından kalkmak bilmediğimiz Quake 3 ün devam versiyonu olacak şekilde hazırlanacak yeni bir oyunu aramaktadır. Ve sonunda her ne kadar geç kalınsa da o muhteşem karar alınmış ve Quake Champions ismiyle oyun adeta yenilenerek sevenlerine 2017'için gün vermişti.



Oyun adeta  Quake 3,'ün yenilenmiş hali gibi  yapımcılar, seride  grafikleri ile öne çıkan ve oyunculara akıcı oynanış imkanı sağlayan Quake III Arena ile tanıştığımız Multi Player tabanlı efsaneyi günümüzün teknolojisine uyarlıyarak yeni oyununda bizlere sunacak.

Quake Champions'un şuan için sadece Pc platformlarına yönelik çıkacağı bilinmekte açıkçası trailer 'ında eski karakterleri sevdiğimiz eski silahlarla yenilenen grafikler eşliğinde görmek bizi şimdiden heyecanlandırmış durumda.


 İD Software tarafından geliştirilen oyunun dağıtımcısı ise The Elder Scroll serilerinden tanıdığımız Bethesda olacak.

Aşağıdaki Linke tıklayarak oyunun Trailer'ını izleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=XKQUIdPJTBo

Robert E. Howard‘ın Öyküsünden Esinlenen Conan Exiles Yakında Bizlerle

2008 yıllında Funcom tarafından piyasaya sürülen ancak yeteri kadar ilgi görmeyen Age Of Conan  oyunundan sonra Funcom yeniden çalışmalara başlayarak geliştirdiği yeni oyunu Conan Exiles ile piyasaya sağlam bir geri dönüş yapmayı planlıyor.


Robert E.Howard‘ın  yaratığı çizgi roman karakteri olan Kimmeryalı  Conan'ın

 öyküsünden esinlenilerek yaratılan oyun 2017 yılının Ocak ayında  RPG türünde oyun severler ile  kurgusal bir sahnede yer alan  karakterlerin rollerini üstlenmesini bekliyor olacak.

Oyun  ana karakterin bir savaşçı olarak savaşmaya başlayarak bir ülke imparatoru olması şeklinde kurgulanmış.Bizde kendimize düşen görevleri yerini getirerek bu yolda ilerleyeceğiz peki nasıl ?

Öncelikle iyi bir motivasyon lazım çünkü gelecek oyun tamamen hayata kalmak üzerine kurulu.

 Oyunun başlangıç noktası bir çöl olacak dolayısıyla hayata kalabilmek için oyunda ilk arıyacağımız şey su ardından yiyecek ve daha sonra etraftaki malzemeleri toplayarak yapıcağımız bir barınak olacak. Temel ihtiyaçlarımızı karşılamaya başladıktan sonra artık lüks ihtiyaçlarımız için savaşabiliriz bazı bölgeleri işgal edip kendimize köle edinebilir daha sonra İmparator olduğumuzda onlara özgürlüklerini geri verebiliriz.Oyun hayata kalma odaklı diğer oyunlara benzer bir çok mekaniği içerisinde bulundursa da 1000'yıl sonra getirdiği kölelik sistemi ile sanırım benzerlerine olan farkını ortaya koyacak.

Bunun yanı sıra oyunda yüzyıllardır  İnsanoğlunun bir şeylere inandığı ve ortaya çıkardığı Tanrıların savaşlarına da şahit olacaksınız .

Oyunda taptığınız ve uğruna kurban adadığınız Tanrınız sizin için meydana çıkacak ve rakipleriniz belirli bir süreliğine Tanrınızın gazabını üzerlerinde hissedecek.


Oyun multiplayer ve Single player olmak üzer çoğu oyundaki gibi çoklu bir yapıda oynanabildiği gibi tek başınıza oynayabileceğiniz bir yapıda da olacak.

Karakter gelişimi ile başlayan ve hayatta kalma mücadelesini temel alan  bu oyunda  günümüzde bile hayata kalmak bu kadar zor iken son olarak sizin gibi prens ve imparator adaylarını motive edicek  ve birçok Conan hayranının hatırlayacağı  Robert E. Howard 'ın meşhur dizelerine götürüyorum.

"Şunu bilin ki Prensim, kabaran okyanusların Atlantis'i ve onun görkemli kentlerini yutmasından sonra Dünyada o güne değin görülmemiş bir çağ başlamıştı. Aryas'ın oğullarının doğduğu bu çağda, Dünya üzerindeki imparatorluklar ve uygarlıklar, gökteki yıldızların mavi parıltıları kadar dağınık fakat belirgindi. İşte bu sıralarda Kimmeryalı Conan geldi. Çelik bilekli elinden kılıcını hiç bırakmayan bu kara saçlı, şahin gözlü yiğit tüm imparatorlukları sandallı ayağının altında çiğnemek istiyordu.."

Eğer sizde Conan Exiles 'da yaratacağınız karakterle birlikte böyle bir maceraya atılmak istiyorsanız yaklaşık olarak 7 hafta içinde erken erişim için  sunulacak oyunu http://store.steampowered.com/ adresinden temin edebilirsiniz.

Aksiyon Ve Macera Arayanlara The Last Of Us:2 Duyuruldu

Sony'nin bu yıl oyun dünyasının önemli etkinliklerinden biri olan 3 ve 4 Aralık tarihleri arasında düzenlediği PlayStation Experience 2016 etkinlikleri bu sene Anaheim-California'da yapıldı.Etkinlikte  The Last of Us Part II' nin ilk fragmanı ile birlikte yayınlanması  aksiyon ve macera türündeki oyun severler 'in en çok merak ettiği ve beklediği oyunlardan birisi oldu.


Sony Computer Entertainment tarafından yalnızca PlayStation 3 için yayımlanan video oyunu Aralık 2011'de yayınlanmasının duyurulmasından sonra, günümüzde olduğu gibi  en çok beklenen oyunlar arasındaki yerini almıştı.

Özellikle karakterleri, alt metini ve kurgusuyla ön plana çıkan oyun insanı duygusal yönden etkileyen manzaraları ve Gustavo Santaolalla tarafından bestelenen müzikleri ile adeta bir sanat eseri gibi sizi içine çekiyor.

İlk oyun; tüm dünyayı saran ve bulaşanları birkaç saat içerisinde saldırgan yaratıklara dönüştüren salgın bir hastalığın başlamasından yirmi yıl sonrasını  konu alıyordu. Hastalık sebebiyle medeniyet büyük ölçüde kendini ilkel bir ortama bırakıyor  ve farklı gruplar hâlinde yaşamak zorunda kalan insanlar, hayatta kalabilmek için birbirleri  ile mücadele etmeye başlıyordu. Amerika Birleşik Devletleri'nde adeta  kıyamet sonrası niteliğinde geçen oyun, hastalığa karşı direnci olan  Ellie' isimli bir çocuğu orta yaşlardaki erkek karakterimiz  Joel 'ü kullanarak  Ateşböcekleri isimli ayrılıkçı bir gruba ulaştırmaya çalışıyorduk.Üçüncü şahıs görünümün kullanıldığı oyunda oyuncular Joel'un kontrolünü sağlarken, Ellie ise yapay zekâ tarafından kontrol edilirdi.

Oyunda bir nesnenin arkasına saklanarak düşmanlardan gizlenmek mümkündür.Oyunda bulunan hastalıklılar ise kendi içerisinde koşucular,izciler,tıkırdayanlar ve şişkinler olarak dört gruba ayrılmaktadır.Bu hastalığın bulaştığı insanlar arasında en kolay şekilde başa çıkabileceğimiz "koşucular" isimli tam olarak hastalığın etkisine girmeyen ancak hastalığa yakalanmayan diğer insanlara saldıranlardır. En zorlu rakiplerimiz ise adeta hastalıkla bütünleşen vücudunu hastalığın kendine has bir  bir zırhla kapladığı ve sizi tek bir ısırıkta öldürebilecek güçteki "şişkinler"dir.

 The Last of Us tüm zamanların en iyi video oyunlarından biri olarak kabul edilmiş .2012 ve 2013 yılları arasında birçok ödüle layık görülmüştür. Altın Joystick Ödülleri,Yılın Oyunu ödülleri gibi birçok ödül kazanmış ve bu sayede tarihteki en çok ödül kazanan oyunlardan biri haline gelmişti.


3 Aralık 2016 tarihinde PlayStation Experience etkinliğinde The Last of Us Part II'nin ilk fragmanında derin bir orman görüntüsü içinde  medeniyetin doğaya teslim olduğu bir yerde 14 yaşında ki Ellie'nin 19 yaşında  genç bir kız olduğunu eline gitarını alarak  şarkı söylemeye başladığını görüyoruz. Hikâyenin ilk oyundan yaklaşık olarak beş yıl sonrasını anlatacağı  Ellie'nin ise oynanabilir bir karakter olacağı açıklanırken oyunun müziklerinin ilk oyunun da bestecisi olan Gustavo Santaolalla tarafından besteleneceğide duyuruldu.

Aşağıdaki linkten The Last US:Part II ile birlikte Playstation Experience 2016 'nın birinci gününü izleyebilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=iJgzJZiys-c

Tekken 7 İle Kavga Kaldığı Yerden Devam Ediyor

Namco Bandai firmasının  90 lar da piyasaya sürdüğü ve bir çoğumuzun ilk olarak atari kasetleri aracılığıyla tanıştığı Tekken , Street Fighter ve  Mortal kombat' la birlikte dövüş oyunlarının belkide atasıdır kendisi.

İlkokulda Atari kasetleri aracılığıyla tanıştığımız bu oyunlar atari kasetlerinden çıkıp daha etkileyici grafiklerle yenilenerek  yerlerini Dev makinaların oluşturduğu Atari Salonlarına bırakmıştır ozamanlar oyun oynamak oldukça pahalı ve zordur tam hatırlayamamakla birlikte 1 jeton 25 yada 50 krş tur ve kendimden örnek vermek gerekirse 2-3 arkadaşla birlikte 75 krş toplayıp 3 jeton alabilmek için yaklaşık 1.5-2kg demir toplamak ve  mahalenin hurdacısına satmak zorundaydık.

Bazen ise okul harçlıklarımızdan kalanları burada harcardık.Ayrıca Ozamanlar  makinalar sadece kendisine ait olan oyunu çalıştırmaktadır buda bir oyunu oynamak için yaklaşık 3-4 kişinin oyunun bitmesini beklemek demekti tabi bazen birileri sizin ardınızdan makineye jeton atarak size meydan okumak istemiyorsa.

Oyun basitir her oyuncunun yaşamını gösteren bir vardır  ve  kavga 2 round üzerinden başlar rakibini devirmek için makineyi iyi kullanan kazanır ya sıradaki rakibini bekler yada kaldığı bölümden yapay zekaya karşı oynamaya devam eder.Bizde bu şekilde yıllarca oynamaya atari salonlarına jeton atamaya devam ettik.

Taki playstation ortaya çıkana kadar playstation sonra atari salonları bir kaç yıl içinde kapanmaya yerlerini playstation kafelere bırakmaya başladı tabi ozamanlar tekken 2 atari salonlarındaki ilk 3 boyutlu dövüş oyunu olması onu daha ayrıcalıklı kılıyordu bir bakıma ve tatatam seri Tekken 3 ile playstation'da yoluna devam ediyordu.


Playstation çıktığında bayağı pahalı bir makineydi ama jetonlara ödediğimiz paranın yanında çok daha ucuzdu artık oyunlar jetona göre değil zamana karşı direniyordu.

Ozamanlar Amcamda bu makinalardan bir tane almıstı kendisine bende ailemden izin alarak 3-5 gün amcamlarda sabah 7 gece 3 'e kadar uyumadan Tekken 3 ü oynamaya başlamıştım.

Tekken'in sonunda bilindiği üzere stage denilen bölümleri bitirdiğinizde oyuna gizli karakterlerden biri daha dahil oluyor ve onu deneyebiliyordunuz.Benim açımdan herşey güzeldi taki playstation kapatıgımda mevcut bir hafıza kartı olmamasından dolayı kaybetiğim karakterleri görene dek favori karakterim ozamanlar bir çok kişininde favori karakteri olan Hwoarang'dı ve bir günde tüm karakterleri  kendisi aracılığıyla açmıştım  hatta bu karakter bir kaç aylığına karateye bile başlamama sebeb olmuştu oysa kendisi bilindiği üzere tekvandocuydu.

Daha sonra bildiğiniz üzere playstation 2 çıktı ve Tekken 3 ten sonra Tekken 4 ve 5 de yeteri kadar başarı sağlayamayan Namco firması Tekken 6 ile adeta tekrar hayata tutundu ve Tekken 7 ile hala  hayata kalmaya çalışıyor ve kavga kaldığı yerden  Arcade makinalar  yani Atari
Salonlarındaki o dev makinalar

üzerinden  Avrupada oynanmaya devam ediyor.PlayStation 4, Xbox One, Microsoft Windows için ise oyun  2017 'de uygun hale getirilecek ve Unreal Engine 4 oyun  motorunu kullanıcak.Bu arada Street Fighter serisinden tanıdığımız Akuma'da Tekken 7 karakterlerinden biri olarak oyundaki yerini alıcak.


Tekken 7 oynanış videosu ve Trailerlarına aşagıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=20Tblfze4A8

https://www.youtube.com/watch?v=NVzfhaHL3Dc